Dün gece haber servislerine düşen bir haber memleketin kar yağışı nedeniyle kitlenen yolları gündeminde görünmese de kadın düşmanlığının turizm endeksine göre sirayet ettiğini gördüm. Karabük Üniversitesi Safranbolu Meslek Yüksekokulu’nda “Haber değer etmenleri” temalı derse konuk olarak giden Sabah Gazetesi Karabük muhabiri Ali Faik Atay geçen yıllarda Koreli bir turiste tecavüz girişiminde bulunan kişinin haber yapılmasını […]
Dün gece haber servislerine düşen bir haber memleketin kar yağışı nedeniyle kitlenen yolları gündeminde görünmese de kadın düşmanlığının turizm endeksine göre sirayet ettiğini gördüm.
Karabük Üniversitesi Safranbolu Meslek Yüksekokulu’nda “Haber değer etmenleri” temalı derse konuk olarak giden Sabah Gazetesi Karabük muhabiri Ali Faik Atay geçen yıllarda Koreli bir turiste tecavüz girişiminde bulunan kişinin haber yapılmasını şu sözlerle değerlendiriyor:
“Tecavüz konusunda kentin çıkarları göz önünde olacaksa haber yapılmamalı. Bu haberi yapan muhabir, yaptığı haberle 40 lira aldı fakat Safranbolu’ya gelecek olan turistleri kaçırdı ve Safranbolu’ya zarar ettirdi.”
Ardından salondaki kadınlar tepki gösteriyor ve salonu terk ediyor. Bunun üzerine Atay:
“Ben mi tecaüz ettim arkadaşlar, ben erkeklikten istifa ederim tecavüze kalkışsam” diyor.
Bir zahmet sen gazetecilikten istifa et Ali Faik bey.
Sabah gazetesinin ilk kadın düşmanı çalışanı değil sevgili muhabirimiz. ATV ve Sabah bir çok kez bu gibi söylemleri veya gazetecilikten uzak yazılarıyla kadınlara saldıran köşe yazarlarıyla ya da dekolte giydiği için bir talimatla işten çıkarılan program sunucularıyla gündeme geldi. Kadınlar böylesi saldırılarda kadın düşmalığına sahip çıkan, arkasında duran, AKP iktidarının şakşakçılığını yapan yandaş medyayı teşhir etti, öfkesini gösterdi. Az bile.
Memlekette her gün beş kadının öldürüldüğü ama faillerine tahrik indirimleri veren, tahliye eden gerici erkek yargısının, tecavüze şiddete maruz kalan kadınlarına birbirleriyle yarış edercesine ahkam kesen AKP’li bakanlarının, Gezi direnişi’nde bir kadının sırtına tekme atan palalıyı ve gözaltında taciz, tecavüz eden polislerini “kahraman” ilan eden Başbakanın ve tüm bunlara gıkı çıkmayan “pek mülayim” Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin’in sonucusun sende.
Safranbolu’dan değil memleketin sokaklarında bir saatten sonra çıkmaktan imtina eden kadınları, boşanmak istediği için kocasından ölüm tehditleri alan ve defalarca koruma talep eden ama verilmeyen ya da koruma altında olduğu halde öldürülen kadınları, tecavüze uğrayan kız çocukları ve kadınları 40 liralık haber için Safranbolu’ya gelmekten korkan turistlerin getireceği parayla kıyaslaman aymazlık değil apaçık kadın düşmanlığı.
Bir de not düşeyim; Barış yürüyüşü sırasında 2008’de bu ülkede tecavüze edilip, öldürüldü Pippa Bacca ve katiline tahrik indirimi verildi. Van’da kamp kuran İsveç’li kadına 6 kişi tecavüz etti. Bisikletiyle seyahat eden Danimarkalı turist kadın Yozgat’ta tecavüz edildi. Bunun gibi yüzlerce örnek var katillerinin tecavüzcülerinin yargılanmadığı. Buyur bir de burdan hesap et turizmi.
Uyarayım ve tekrar edeyim coşkulu ve öfkeli geçen 25 Kasım’da meydanlarda kadınların verdiği sözleri. Erkeklere AKP’ye yandaş medyanın muhabiri Ali Faik ATAY ve Ardıçgiller, katilleri tacizcileri tecavüzcüleri yargılamayan erkek yargının hakimleri savcıları, her fırsatta kadınların bedenini ve emeğini sömürmenin derdinde olan AKP, bakanları, şakşakçıları ve Fatma Şahin bu ülkenin kat be kat artan taciz şiddet ve tecavüz olaylarından sorumlusunuz. Hesap vereceksiniz. Karşınızda “Artık Yeter” diyen ve evlere hapsolmayan kadınlar olacak. Hem de sizlerin en korktuğu yerde sokaklarda, meydanlarda. Sözümüz söz.
Şimdi siz düşünün!
Yaşasın Kadın Dayanışması
Sendika.Org, yayın hayatına başladığından bu yana işçi sınıfı hareketinin, solun ve genel olarak toplumsal muhalefetin gündemine ilişkin, farklı politik perspektiflerden düşünsel katkılara açık bir tartışma platformu olagelmiştir. Sitemizde yayımlanan yazılar yayın kurulunun politik perspektifiyle uyumluluk göstermeyebilir. Amacımız, mücadelenin gereksinim duyduğu bilimsel ve politik bilginin üretimini zenginleştirecek tüm katkılara, yayın ilkelerimiz çerçevesinde, olabildiğince yer verebilmektir.