Çapulcu olduk, bölücü olduk, kemirgen bile olduk yani! Vatan haini, iç mihrak, dış mihrak olduk… Faiz lobisi biziz, önde gideniyiz marjinalin, “Eseeed Eseeed” diye yanıp tutuşanız hatta! Polise şiddet uygulayanız, huzur ve güven ortamını bozan, ekonominin iyi gidişinden rahatsızlık duyanız. Ülkemizin kalkınmasını istemiyoruz kesinlikle, demokrasi düşmanıyız, istikrarı bozmak için canımızı dişimize takan bizden başka kim […]
Çapulcu olduk, bölücü olduk, kemirgen bile olduk yani!
Vatan haini, iç mihrak, dış mihrak olduk…
Faiz lobisi biziz, önde gideniyiz marjinalin, “Eseeed Eseeed” diye yanıp tutuşanız hatta!
Polise şiddet uygulayanız, huzur ve güven ortamını bozan, ekonominin iyi gidişinden rahatsızlık duyanız.
Ülkemizin kalkınmasını istemiyoruz kesinlikle, demokrasi düşmanıyız, istikrarı bozmak için canımızı dişimize takan bizden başka kim olabilir ki, bunu da itiraf edelim ayrıca.
İşi gücü cam çerçeve indirmek olanız; kamu malına zarar veren, birlik ve beraberliği zedeleyici öz hakiki anarşik eylemlerde bulunurken arada bir yaralanan, nadiren de öleniz!
Aklımız fikrimiz sekste; alkoliğiz sonra, uyuşturucu ticaretimizin engellenmesine fena halde içerliyoruz laf aramızda! Bize ne kadar küfretseniz o kadar azdır vallahi.
Emekçiyiz oysa; emeği sömürülene, grev yapana halk denmez değil mi?
Cumartesi Anneleri halk değil, ODTÜ’lü öğrenciler, doğa direnişçileri, LGBT’ler, ötekileştirilenler…
Evsizler, yoksullar, köyleri yakılanlar, kentsel dönüşüm adı altında evinden barkından edilenler halk olur mu hiç?
Muhalif dediğin El-Kaidedir mesela; mahpuslardaki gazeteciler, Kürtler, Aleviler, fişlenenler, gözaltına alınanlar değil!
Halk dediğin Kazlıçeşme’ye dolar taşar, Kurtlar Vadisi izler uluya uluya, Fetih 1453 ile Türklüğünden gurur duyar, resmi ideolojiye, resmi tarihe müptela olur.
Halk dediğin Akit okur, Sabah okur, Akşam okur, en aykırısı Mustafa Kemal’in askerleri olur!
Sulh’a, özgürlüğe, kardeşliğe vurgu yapan afişlerimiz paçavradır, mizahımız densizlik, yaralanmalarımız, sakat kalmalarımız, ölümlerimiz “ohoh” yani!
Uyutulana, uyuşturulana, biat edene halk denir bizim buralarda; halk olarak yüceltilir böylesi, halk olarak kutsanır.
Biz direnenler, biz emekçiler, biz yaftalananlar, ötekileştirilenler her halt olduk da bi halk olamadık dostlar. Nice bedeller ödedik, nice bedeller ödüyoruz, ödeyeceğiz; lakin bi halk’a yaramadık biz!
Biz sizin bildiğiniz halktan değiliz efendiler; “sürü”nüzden ayrı duran, kurda karşı halka halka bir olanız! Bir ve çoğul olanız biz; sulh’a, vicdan’a ve özgürlüğe emek vereniz.
Bi halk değiliz o ayrı! Canlarımız için, yurdumuzun güzel günleri için, gidenlerimiz, kalanlarımız, ardımız sıra gelecek kuşaklar için mücadeleye devam dostlar…
Sendika.Org, yayın hayatına başladığından bu yana işçi sınıfı hareketinin, solun ve genel olarak toplumsal muhalefetin gündemine ilişkin, farklı politik perspektiflerden düşünsel katkılara açık bir tartışma platformu olagelmiştir. Sitemizde yayımlanan yazılar yayın kurulunun politik perspektifiyle uyumluluk göstermeyebilir. Amacımız, mücadelenin gereksinim duyduğu bilimsel ve politik bilginin üretimini zenginleştirecek tüm katkılara, yayın ilkelerimiz çerçevesinde, olabildiğince yer verebilmektir.
