ANAP’lı zamanların Beyaz Enerji Operasyonları’nı hatırlıyor musunuz?.. Mavi Akım’dı, Nabucco’ydu, Bakü-Ceyhan Boru Hattı’ydı… Elini nereye atsan yolsuzluk fışkırıyordu. Aslında niyet gayet masum, amaç gayet makul görünüyordu. Rusya’nın zengin doğalgaz kaynakları vardı… Türkiye bu gazın hem geçişine aracılık edecek hem de kendisi uygun fiyata satın alacaktı. İtiraz edecek ne vardı ki?.. Ve fakat… Operasyonlar başlayınca görüldü […]
ANAP’lı zamanların Beyaz Enerji Operasyonları’nı hatırlıyor musunuz?..
Mavi Akım’dı, Nabucco’ydu, Bakü-Ceyhan Boru Hattı’ydı…
Elini nereye atsan yolsuzluk fışkırıyordu.
Aslında niyet gayet masum, amaç gayet makul görünüyordu.
Rusya’nın zengin doğalgaz kaynakları vardı…
Türkiye bu gazın hem geçişine aracılık edecek hem de kendisi uygun fiyata satın alacaktı.
İtiraz edecek ne vardı ki?..
Ve fakat…
Operasyonlar başlayınca görüldü ki…
Projeler tam bir yolsuzluk batağına…
Enerji Bakanlığı, Yolsuzluk Bakanlığı’na dönüşmüştü.
Hemen her hafta basıldı…
Bürokratlar, yöneticiler, işadamları gözaltına alındı…
Bakan Cumhur Ersümer Yüce Divan’da yargılandı.
(Tabii ki beraat etti!..)
* * *
ANAP dediğin derleme toplama hırsızlar topluluğuydu.
(Memlekettekiler yetmemiş gibi yurtdışından da getirtmişler… “Turgut Özal’ın Prensleri” diye de yutturmuşlardı millete.)
AKP dediğin, ANAP’ın “Organize İşler” versiyonu!..
İktidara geldiklerinde…
Şimdilerde solcuları aşağılamak için hatırladıkları yetmiş model Ford’lara, Tofaş’lara biniyorlardı.
İkinci yılda cipe terfi ettiler.
Üçüncü yıl (tabii ki imam nikahlı) metreslerine…
Dördüncü yıl (hem imam, hem belediye nikahlı) “hanımları”na da aldılar birer tane.
On yıldır doymuyorlar.
Yalnız…
İştah bu kadar kuvvetli olup süre de bu kadar uzayınca…
Satıp savılacak, yenip yutulacak kamu malı pek kalmadı…
İşte orda biraz sıkıntı oldu.
En son köprülerle otoyollar da özelleştirildi…
Sıra devlet hastanelerine geldi.
* * *
Kamu Özel Ortaklığı’yla yaptırılacak “Şehir Hastaneleri”nden bahsediyorum.
Niyet gene gayet masum, amaç gene gayet makul görünüyor.
Bir tek…
Özal, bir koyup üç almaya meraklıydı…
Bunlar, bir koyup on vermeye çalışıyorlar!..
İki yıllık kira bedeliyle yaptırabilecekleri hastane için devletin kasasından yirmi beş yıl para ödeyecekler.
* * *
Önce Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu’na bir madde…
Ardından Sağlık Bakanlığı Kamu Özel Ortaklığı Daire Başkanlığı.
Ve fakat…
TTB’nin açtığı davalarda yürütmeyi durdurma kararları çıkmaya başlayınca fena bozuldular.
Başbakan…
“Bu fakirin altı yıldır ısrarla üzerinde durduğu bir Şehir Hastaneleri projesi vardır… Bürokratik oligarşi ve yargıya takıldı… Kuvvetler ayrılığı önümüzde engel.” diye kükredi.
AKP’li mebuslar…
“Şu fakir’in rüyası bir an önce gerçek olsun da sevinsin gariban.” diyerekten…
Tasarı’yı Komisyonlar’dan jet hızıyla geçirdiler.
Komisyon Raporu’nu Pazartesi gecesine yetiştirdiler.
Genel Kurul’a dün gelemediyse eğer…
Yarın gelecek demektir.
* * *
Hastaneden aile sağlığı merkezine…
Ağız diş sağlığından Bakanlık binasına…
Onlarca, yüzlerce inşaat…
Kapıda aç kurtlar gibi bekleyen konsorsiyumlar…
Trilyonlarca, katrilyonlarca rant!..
Bu kadar acele, bu kadar telaş…
Bu kadar ısrar, bu kadar ızrar…
O yüzden!..
* * *
İşin rengi belli.
AKP’nin “Mavi Akım”ı…
Şehir Hastaneleri!..
Sendika.Org, yayın hayatına başladığından bu yana işçi sınıfı hareketinin, solun ve genel olarak toplumsal muhalefetin gündemine ilişkin, farklı politik perspektiflerden düşünsel katkılara açık bir tartışma platformu olagelmiştir. Sitemizde yayımlanan yazılar yayın kurulunun politik perspektifiyle uyumluluk göstermeyebilir. Amacımız, mücadelenin gereksinim duyduğu bilimsel ve politik bilginin üretimini zenginleştirecek tüm katkılara, yayın ilkelerimiz çerçevesinde, olabildiğince yer verebilmektir.