Nedir bu Tayyip’e laf söyleyememenin ezikliği, korkaklığı sayın Abbas Güçlü? Abbas Güçlü’yü bilirsiniz. Milliyet’te yazar, Kadal D’de “Genç Bakış” programını yapar. Eğitim konusunda medyanın “uzman kişi”lerindendir. Kuşkusuz son dönem yıldızının bu kadar parlamasının önemli nedeni AKP dönemindeki eğitim politikaları/uygulamaları olmuştur. Çünkü bu kadar çok yanlış, saçma işler yapılınca, her türlü eleştiri çok okuyucu ve çok […]
Nedir bu Tayyip’e laf söyleyememenin ezikliği, korkaklığı sayın Abbas Güçlü?
Abbas Güçlü’yü bilirsiniz. Milliyet’te yazar, Kadal D’de “Genç Bakış” programını yapar. Eğitim konusunda medyanın “uzman kişi”lerindendir. Kuşkusuz son dönem yıldızının bu kadar parlamasının önemli nedeni AKP dönemindeki eğitim politikaları/uygulamaları olmuştur. Çünkü bu kadar çok yanlış, saçma işler yapılınca, her türlü eleştiri çok okuyucu ve çok izleyici anlamına gelmekte. Sn. Güçlü ise eleştirilerinde tarafsız, nesnel ve yapıcı olmaya hep “özen” gösterir! Nerelere dokunulması, nerelere dokunulmaması gerektiği konusunda ise çok hassastır. Bu tutumu konusundaki “nadide” örneklerden birini (daha) 30 Ağustos tarihli yazısında bulmak mümkün.
Yazının başlığı; Başbakan Erdoğan’ı kim sabote ediyor?
Yazısından bir bölümü de doğrudan aktarayım:
“Başbakan Erdoğan, ne zaman eğitimle ilgili bir projeyi canı gönülden istese, her defasında, sevinci yarım kalıyor.
Gerçekten de merak ediyorum, o kadar üst üste geldi ki tesadüf olması olanaksız, eğitim reform girişimlerini kim sabote ediyor?..
Başbakan Erdoğan’ın samimiyetle istediği ve sık sık dile getirdiği önemli projeleri tek tek ele alalım.
* Sınavlar kalkacak dedi, sayıları daha da arttı…
* Dershaneler kapanacak dedi, altın çağlarını yaşıyor.
* FATİH Projesi’yle her öğrenciyle tablet verilecek dendi, yarım kaldı, arkası gelmedi, heyecan kayboldu.
* Temel eğitimi 12 yıla çıkarttı, alkış beklerken eleştirilerin odağına oturdu.
* Üniversite sayısını üçe katladı ama plansız, programsız kontenjan artışları ve puan barajı yüzünden hemen her yıl 100 binin üzerinde kontenjan boş kalıyor.
* Katsayıları kaldırmak için büyük mücadele verdi ama sınavın içeriğiyle ilgili gerekli düzenleme yapılmadığı için dağ fare doğurdu.
* Harçları kaldırıyoruz dedi, ikinci öğretimler yüzünden öğrencilerin sevinci yarım kaldı.
Hedeflendiği gibi sonuçlanmayan daha onlarca madde sıralayabiliriz. Ama asıl merak edilen, bu konuda büyük heyecan dalgası yaratacak, Türk Eğitim sistemine altın harflerle kazınacak bu projeleri, sabote edenler kim? Gerçekten merak ediyorum.”
Abbas Güçlü’nün merakını gidermeye hacet yok. Sn. Güçlü de gayet güçlü bir biçimde biliyor ki bunların tek sorumlusu Tayip Erdoğan’dır. Çünkü “sabote edenler kim?” diye sorduktan sonra bir soru daha soruyor; “Başbakan Erdoğan’ın kendisi mi ya da çok güvenerek getirdiği isimler mi?”
Sn. Güçlü, korkunun ecele faydası yok! Kediye kedi demek lazım. Bunu böyle demezseniz, yani bunların sorumlusu Tayyip Erdoğan değil başkaları, Tayyip Erdoğan’ı sabote ediyorlar derseniz, Tayyip’e güçsüz, basiretsiz ve İKTİDARSIZ demiş olursunuz. Tayyip, birileri tarafından kandırılacak kadar akılsız mı?
Ki Tayyip, biliyor(sun)uz ki eleştiriyi hiç sevmez ama iktidarını sorgulayanları hiç ama hiç sevmez. (Umalım ki bunu yaptığınıza uyanmasın).
