YÖK’ün kuruluşu, 30’uncu yılında üniversitelerde protesto edildi. Eylemlerde “AKP defol üniversiteler bizimdir” sloganı sık sık atıldı İzmir, Bolu, Eskişehir, Çanakkale, Kocaeli ve Edirne’de gerçekleştirilen YÖK protestolarına yüzlerce öğrenci katıldı. AKP’nin baskıcı politikaları protesto edilirken 500 üniversitelinin tutuklu olduğu dile getirildi. Eylemlerde YÖK’ün reformlarının üniversiteleri daha da piyasaya açacağı belirtildi. Bolu Bolu’da üniversiteliler kuruluşunun 30.yılında olan […]
YÖK’ün kuruluşu, 30’uncu yılında üniversitelerde protesto edildi. Eylemlerde “AKP defol üniversiteler bizimdir” sloganı sık sık atıldı
İzmir, Bolu, Eskişehir, Çanakkale, Kocaeli ve Edirne’de gerçekleştirilen YÖK protestolarına yüzlerce öğrenci katıldı. AKP’nin baskıcı politikaları protesto edilirken 500 üniversitelinin tutuklu olduğu dile getirildi. Eylemlerde YÖK’ün reformlarının üniversiteleri daha da piyasaya açacağı belirtildi.
Bolu
Bolu’da üniversiteliler kuruluşunun 30.yılında olan YÖK’ü ve onun reformlarını üniversitede istemediklerini 4 Kasım’da yaptıkları yürüyüşle haykırdılar. AİBÜ Kolektifi, Gençlik Muhalefeti, Emek Gençliği, TKP’li Öğrenciler tarafından yapılan yürüyüş Eğitim Fakültesi’nden başladı. Aktivite Merkezi’nde yapılan basın açıklamasıyla sonlandırıldı. Yürüyüşte sık sık “AKP defol, Üniversiteler bizimdir”, “YÖK kalkacak, Polis gidecek, Üniversiteler bizimle özgürleşecek” sloganları atıldı.
Edirne
Trakya Üniversitesi’nde Trakya Öğrenci Kolektifi ve Gençlik Muhalefeti’nin ortak çağrısıyla 2 Kasım günü bir YÖK protestosu yapıldı. Kosova Yerleşkesi Eğitim Fakültesi önünde toplanan üniversiteliler, buradan yürüyüşle normalde kimlik kontrolü yapılan Ayşekadın Yerleşkesi’ne kimlik göstermeden girdiler. Üniversiteliler, Sosyal Bilimler Meslek Yüksek Okulu önünde tekrar eylem çağrısı yaptılar ve ardından yürüyüş başladı. Eylemde YÖK’te reformun üniversiteyi özgürleştirmeyeceği, bu reformla üniversitenin tamamen patronların hizmetine sunulacağı vurgulandı. “AKP’yi de YÖK’ünü de reformunu da üniversitelerden söküp atacağız” diyen üniversiteliler yerleşkenin içinden, ana girişine kadar sloganlarla yürüdü. Kapı önünde tiyatro gösterimi ve şarkılarla eylem sonlandırıldı.
Çanakkale
ÇOMÜ Kolektif “AKP’yi de, YÖK’ü de, reformlarını da üniversitemizden söküp atacağız” pankartıyla tüm engellemelere rağmen YÖK’ü protesto etti.
Fen Edebiyat Fakültesi’nin orta bahçesinde toplanan üniversiteliler, kantinden geçerek fakülte önünde basın açıklamasını gerçekleştirmek üzere harekete geçtiklerinde faşistlerle yakın ilişkisi bulunan kantin işletmecileri ve özel güvenlikçiler engellemesiyle karşılaştılar.
Kantin işletmecileri ve özel güvenlikçiler kantinin kapısını kilitleyerek Kolektif üyelerini engellemeye çalıştı ve kapıdan geçmeye çalışan öğrencilere saldırdı. Üniversitelilerin destek vermesiyle güvenlikçiler geri çekilmek zorunda kaldı. Güvenlikçilerin püskürtülmesinin ardından kantinde bir basın açılaması yapıldı. Basın açıklaması alkış ve sloganlarla son buldu.
ÇOMÜ Rektörü Sedat Laçiner, kısa bir süre önce “Türkiye’nin en özgürlükçü üniversitesi olmak istiyoruz” demişti.
İzmir
İzmir Öğrenci Kolektifleri ‘AKP’yi de, YÖK’ünü de, reformunu da üniversiteden söküp atacağız’ diyerek kuruluşunun 30. yılında YÖK’ü ve reformlarını protesto etti. 3 Kasım’da İzmir Büyükşehir Belediyesi önünde toplanan Kolektifler, AKP il binasına yürüdü. Burada bir basın açıklaması yapan üniversiteliler, 30. yılını dolduran YÖK’ün, AKP’nin eline geçmesiyle beraber üniversitelerin gerici kadrolarla donatılmasına, bilimin ele geçirilmesine, üniversitede polise yer tahsis ederek baskı mekanizmalarının arttırılmasına dikkat çekti. Üniversiteleri de ustalık dönemine uygun hale getirilme çabalarının olduğunu vurgulayan üniversiteliler, yeni YÖK reformuyla birlikte üniversitelerin tamamen paralı hale getirileceğine değindi. Üniversiteliler, ‘AKP’yi de, YÖK’ünü de, reformlarını da, sermayedarlarını da üniversitelerden söküp atacaklarını söyledikten sonra basın açıklaması sona erdi.
Kocaeli
“YÖK’e hayır” demek için Kocaeli Üniversitesi öğrencileri de kampüs içerisinde bir yürüyüş gerçekleştirdi. Gerçekleştirilen yürüyüşte hocaları Onur Hamzaoğlu için atılan sloganlar dikkat çekti.
“Sermayenin nesnesi değil toplumun öznesi olmak için YÖK’e hayır” diyen mühendislik öğrencilerinin fakültelerinden yemekhane önüne arkadaşlarının yanına sloganlar eşliğinde gelmesiyle başlayan yürüyüşte sık sık ”YÖK reformuna, üniversitede sene başından bu yana stant ve bildiri gibi gerekçelerle öğrencilere soruşturmalar açılması ve Onur Hamzaoğlu’nun YÖK tarafından soruşturulması hatırlatılarak, halktan yana değil bilim düşmanı” olduğu vurgusu yapıldı.
Rektörlük önüne gelindiğinde üniversitelilerin önüne etten duvar ören güvenlik görevlileri öğrencilerin bina önünde basın açıklaması yapma ısrarlılığı sonucu geriye çekildi. Ardından yapılan basın açıklamasında AKP’nin, üniversiteleri tamamen piyasaya uygun üniversitelere çevirmeye çalıştığı belirtildi. AKP iktidarı döneminde 500 üniversitelinin tutuklandığının dile getirildiği açıklamada YÖK’ün üniversiteliler üzerindeki baskı mekanizmasına en iyi örneğin Kocaeli Üniversitesi’nde görüldüğü ve üniversitede stant açmak ve bildiri dağıtmak gibi gerekçelerden soruşturmalar açıldığı ifade edildi.
Eskişehir
2 Kasım’da yapılan YÖK eylemine yüzden fazla öğrenci katıldı. Yunus Emre Kapısı’ndan yemekhane önüne kadar süren yürüyüşte özellikle A.Ü Rektörü Davut Aydın, O.G.Ü Rektörü Hasan Gönen protesto edildi. Rektörlük önünde yapılan basın açıklamasında; YÖK’te yapılan dönüşümle eşit, özgür bir üniversite yaratmayı amaçlanmadığı tam tersine daha piyasacı bir üniversite yaratma amacının olduğu dile getirildi. Üniversitelerin; şirketlerin ihtiyaçlarına göre şekillendirileceği vurgulanırken, tüm bunları meşru göstermek için YÖK’ün ismini değiştirilmesinin aslında bir fark yaratmayacağı söylendi.
Mersin
Mersin Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi önünde 1 Kasım’da gerçekleştirilen YÖK protestosuna Öğrenci Kolektifi, Tüm-İGD, Genç-Sen ve Emek Gençliği’nin çağrısıyla birçok öğrenci katıldı. Yapılan basın açılmasında AKP’nin YÖK’te yapacağı reformla sadece adının değişeceğine ve yerine getirilen YDDK’nın üniversitelerin sermayedarlar tarafından yönetileceğine ve AKP’ye muhalif olan öğrencileri tutuklu olmasına dikkat çekildi.
AKP’nin iktidara gelmeden önce dilinden düşürmediği “YÖK kapatılsın” söyleminin değişerek “reform” adı altına alınarak öğrencileri kandırmaya yönelik düşüncelerinin boşa çıkartılacağı belirtildi.
Kolektifler.net’ten derlenmiştir