Kütahya Dumlupınar Üniversitesi öğrencileri, siyanür havuzundaki çökmenin ardından çevre felaketiyle yüz yüze olan Köprüören Köyü’nde 20 Mayıs’ta köylüleri ziyaret etti. Şirket ve devletin köylüleri susturmak için elinden geleni yaptığı ortaya çıktı. Daha önce de köyü ziyaret eden üniversiteliler, durum hakkında halkı bilgilendirmişti Üniversiteliler köye gitmeden önce, Hilton Oteli’nde Eti Gümüş Aş Genel Müdürü’nün yapacağı basın […]
Kütahya Dumlupınar Üniversitesi öğrencileri, siyanür havuzundaki çökmenin ardından çevre felaketiyle yüz yüze olan Köprüören Köyü’nde 20 Mayıs’ta köylüleri ziyaret etti. Şirket ve devletin köylüleri susturmak için elinden geleni yaptığı ortaya çıktı. Daha önce de köyü ziyaret eden üniversiteliler, durum hakkında halkı bilgilendirmişti
Üniversiteliler köye gitmeden önce, Hilton Oteli’nde Eti Gümüş Aş Genel Müdürü’nün yapacağı basın toplantısının haberini aldı. Toplantıda konuşan Eti Gümüş AŞ Genel Müdürü Ergün Kılıç ve AKP’ye yakınlığıyla bilinen Yıldızlar SSS Holding’in Çevre Etki Değerlendirme (ÇED) Grup Başkanı Sertaç Nuri Gücüyener’e sorular yönelten üniversiteliler şu yanıtla karşılaştı: “Ben işletmede yetişen domatesleri her gün yiyorum fabrikanın atıkları tehlikeli olsa ilk ben zehirlenirdim.” Kendisine Çevre Mühendisleri Odası’nın açıkladığı rapor hatırlatılan Kılıç ise ÇMO’nun raporunun akredite olmadığı, Kütahya İl Sağlık Müdürlüğü’nün açıkladığı raporun akredite olduğu iddiasında bulundu. Kılıç ayrıca basında sıkça yer alan hayvan ölümlerinin yalan olduğunu ve bu haberleri yapanları provokatörlükle suçladı.
AKP’li şirket darbecilerin izinde
Üniversiteliler bu yanıt karşısında Çernobil döneminde bakanların ekran karşısında radyasyonlu çay içerek tehlikeyi gizlemeye çalıştığını ancak Karadeniz’de binlerce insanın kanserden öldüğünü hatırlattı. Çernobil kazasının ardından başlayan radyasyon tartışmalarında dönemin Sanayi ve Ticaret Bakanı Cahit Aral televizyonda çay içerek tehlike olmadığını göstermeye çalışmış, 12 Eylül darbecisi ve dönemin Cumhurbaşkanı Kenan Evren de radyasyonun kemiklere iyi geldiğini söylemişti.
‘Katil şirket, memleketi terk et!’
Basın toplantısının sona ermesinin ardından köye giden üniversiteliler Köprüörenlilerle birlikte maden işletmesine kadar yürüyerek bir eylem yaptı. Eylem sırasında köylülerin tepkisinden çekinen işletme sahiplerinin yolları setlerle kapattığı görüldü. İşletmenin önünde yapılan eylemde Çevre Mühendisleri Odası’nın (ÇMO) raporu basına sunuldu. ÇMO’nun inceleme yaptığı laboratuarın akredite olduğu ve sonuçların geçerli olduğu belirtildi. İl Sağlık Müdürlüğü’nün incelemelerinin eksik olduğu, incelemede sadece sudan numune alındığını havada bulunan maddelerin incelenmediği ve incelemenin de eksik yapıldığı bildirildi. Açıklamada arsenik gibi ağır metallerin incelenmediği ve ileride yaşanacak sorunların sorumlusunun Kütahya Valiliği olacağı belirtildi. Eylemde sık sık, “Sermaye defol bu ülke bu halk satılık değil”, “Siyanüre karşı halk öğrenci el ele”, “Katil şirket memleketi terk et”, “Sermaye elini doğamızdan çek” sloganları atıldı. Basın açıklamasının sonunda eylemlerin süreciği duyuruldu.
Yeter ki sussunlar
Kütahya Öğrenci Kolektifi üyeleri, kazanın ertesi günü köye gitmiş ve orada yaşayanları bilgilendirmişti. Bu görüşme esnasında köylülerin anlattıkları, sermayedarların ve devletin el ele vererek kazayı gizlemeye çalıştığını kanıtlar nitelikte:
Hayvanlarda gerçekleşen ölümlerin parayla susturulmaya çalışıldığı belirten köylüler “ekmek paranızdan olursunuz” tehditlerine maruz kaldıklarını söyledi.
Köylüler, azaların kendilerine eylem yapmamaları konusunda şunları uyardığını belirterek şunları söyledi: “Biz çok ön plana çıktık, bundan sonra yapacağımız eylemler köyümüze zarar verecek. Devlet köye yardımda bulunmayacak, kaymakama veya valiye bir işimiz düşerse, onlardan bir şey talep edersek karşılanmayacak. Zaten bakan açıklama yaptı ‘tehlike yok’ dedi. Şirket önlem almış, bizi fabrikaya götürdü gezdirdi. Bu yüzden eylem yapmayalım.”
Köylüler, Köprüören’e komşu tüm köy muhtarlarının geri adım attığını söylüyor. Köylüler, yaşanan olaylar sonucu susması karşılığında Aliköy Beldesi Belediye Başkanı’na makam aracı hediye edildiğini iddia ediyor.
SSS Yıldızlar Holding’in adamlarının yerel basını da tehdit ettiğini belirten üniversiteliler, yerel bir gazetecinin şirketin adamları tarafından trafikte sıkıştırıldığını kaydetti.
Sendika.Org / Kütahya