AKP hükümetinin gelecek yıllara ait ekonomik büyüklüklere dair beklentisini gösteren ve hükümetin hedeflerine ilişkin ipuçları veren iki belge Eylül ayının ortasında Resmi Gazete’de yayımlandı. Bu belgelerin yayımlanma tarihi ve içerikleri, bazı tespitleri yapabilmemize olanak veriyor. Değinmek istediğimiz belgelerden ilki Orta Vadeli Program’dır (OVP). 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’na göre bütçe hazırlama süreci […]
AKP hükümetinin gelecek yıllara ait ekonomik büyüklüklere dair beklentisini gösteren ve hükümetin hedeflerine ilişkin ipuçları veren iki belge Eylül ayının ortasında Resmi Gazete’de yayımlandı. Bu belgelerin yayımlanma tarihi ve içerikleri, bazı tespitleri yapabilmemize olanak veriyor.
Değinmek istediğimiz belgelerden ilki Orta Vadeli Program’dır (OVP). 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’na göre bütçe hazırlama süreci OVP’nin kabulünden sonra başlar. Başka bir ifade ile gelecek yıl bütçesinin hazırlanmaya başlayabilmesi için bu programın Bakanlar Kurulu’nda görüşülüp kabul edilmesi gerekmektedir. 5018 sayılı yasaya göre OVP’nin en geç Mayıs ayının sonuna kadar Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı tarafından hazırlanıp Bakanlar Kurulu tarafından kabul edilmesi gerekmektedir. Bu belge içerik açısından -son günlerin moda deyişi ile- ekonominin gelecek üç yılla ilişkin “yol haritası” niteliğindedir. OVP, gelecek üç yılla ilişkin bazı ekonomik beklentileri yansıtır ve bu beklentiler ile tutarlı nasıl bir ekonomi politikası izleneceğine dair bir çerçeve sunar.
Değineceğimiz diğer bir belge Orta Vadeli Mali Plan’dır (OVMP). OVMP, OVP ile uyumlu olması gereken, gelecek üç yılla ilişkin gelir-gider tahminlerini, borçlanma gereksinimi, ödenek tavanları gibi bazı mali tabloları içeren bir belgedir. OVMP kısaca OVP ile uyumlu, gelecek üç yıllın bütçelerine şekil veren bir belge niteliğindedir. 5018 sayılı yasaya göre bu belgenin Haziran ayının 15’ne kadar Maliye Bakanlığı tarafından hazırlanıp Resmi Gazete’de yayımlanması gerekmektedir.
Niçin geç kaldı?
Yukarıda da değinildiği gibi OVP ve OVMP Eylül ayının ortasında, sırasıyla 16 Eylül ve 18 Eylül’de Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. OVP’nin yayınlanmasından sadece bir gün sonra, Yüksek Planlama Kurulu’nda OVMP kabul edilmiş ve gene bir gün sonra Resmi Gazete’de yayınlanmıştır. Mayıs ve Haziran aylarında Resmi Gazete’de yayımlanması gereken bu iki belge niye yaklaşık 3 aylık bir gecikmeyle Resmi Gazete yayımlanmıştır? Bu gecikmeyi belgelerin hazırlanması sırasında karşılaşılan bir dizi teknik sorunla veya bürokrasinin hantallığı ile açıklamak sanırım biraz naiflik olur.
Bu iki önemli belgenin açıklanmasının gecikmesinin arkasında IMF ile yapılan görüşmelerin olduğu söylenebilir. Yılan hikayesine dönen IMF ile görüşmelerin belirsizliği, iki belgenin bekletilmesinin temel nedeni gibi gözükmektedir. IMF ile görüşmelerin olumlu seyrettiğine dair sinyallerin gelmesi ile bu belgelerin gecikmeli olarak kamuoyuna duyurulmasının arka arkaya gelmesini pek tesadüf olarak yorumlayamıyoruz.
Neoliberal dönüşüm şiddetlenerek devam edecek
Belgelerin içeriği ile ilgili de birkaç noktaya dikkat çekmek istiyoruz. Öncelikle hazırlanan belgeler ekonomide bir toparlanma olacağı varsayımı altında hazırlanmış. Şu anda elimizdeki veriler dünya ekonomisinde bir toparlanma olacağına dair güçlü bir eğilimin varlığını işaret etse de, karşı eğilimin varlığını gösteren veriler göz ardı edilemeyecek konumdadır. Fakat OVP ve OVMP’de karşı eğilimin varlığını ihmal eden bir yapı hakimdir. Başka bir ifade ile bu belgelerin “iyimserlik” havası içinde hazırlandığını sanmaktayız. OVP’de Ekonomin ilk ve ikinci çeyreğinde gerçekleşen sırayla %14,3’lük ve % 7’lik daralmanın azalarak devam edeceği belirtilmiş ve 2010 yıllı için %3,5’lik bir pozitif büyüme hedefi öngörülmüş. Üç yıllık bir zaman dilimini kapsayan OVP, 2011 ve 2012 yılları içinde sırasıyla %4’lük ve %5’lik bir büyüme oranı öngörmekte. Bu büyüme ile OVP’de işsizlik oranın 2012 yıllıda 1,5 puan aşağıya çekilerek %13,3 seviyesine indirileceği tahmin edilmiş.
OVP ve OVMP’de özellikle sendika.org okuyucuları için önemli gördüğümüz bir nokta eğitim, emek ve sağlık alanlarında gerçekleşen neo-liberal dönüşümün şiddetlenerek devam edeceğini bu belgelerde gözlemleyebilmemizdir. Eğitimde özel sektörün teşvik edilmesi ve meslek yüksek okullarının özel sektörün katılımı ile yeniden örgütlenmesi gibi konular bu kısa belgelerde görece olarak detaylı olarak ele alınmıştır. OVP’de “Temel Amaç ve Reform Alanları” başlığı altında işsizlik sorununa çözüm olarak sunulan “iş dünyasının talep ettiği nitelikte insan gücü yetiştirilmesine hız verilecektir” ve “esnek istihdam biçimleri yaygınlaştırılacaktır” ifadeleri AKP’nin önümüzdeki üç yıl içerisinde emeğe dair politikasının hangi eksende yürüteceğine dair ipuçları vermektedir. Sağlık alanında ise yaşanan dönüşümün hızlandırılması gerektiği belgelerde yer alan önemli satırbaşlarından biri olmuştur.
idkaratepe@gmail.com