Geçtiğimiz hafta Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan’ın Birleşik Arap Emirlikleri’ni ziyaretiyle Körfez İşbirliği Konseyi’nin (KİK) etkinleştirilmesi ve Türk-Arap İşbirliği Forumu oluşturulması yeniden gündeme geldi. Çağlayan’ın ziyaret esnasında yanındaki ekip oldukça dikkat çekiciydi. Merkez Bankası, BDDK ve İMKB Başkanları’nın yanı sıra, Akbank Genel Müdürü Zafer Kurtul ve Garanti Bankası Genel Müdürü Ergun Özen de ziyarete […]
Geçtiğimiz hafta Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan’ın Birleşik Arap Emirlikleri’ni ziyaretiyle Körfez İşbirliği Konseyi’nin (KİK) etkinleştirilmesi ve Türk-Arap İşbirliği Forumu oluşturulması yeniden gündeme geldi. Çağlayan’ın ziyaret esnasında yanındaki ekip oldukça dikkat çekiciydi. Merkez Bankası, BDDK ve İMKB Başkanları’nın yanı sıra, Akbank Genel Müdürü Zafer Kurtul ve Garanti Bankası Genel Müdürü Ergun Özen de ziyarete katıldı.
Körfez İşbirliği Konseyi, 1981 yılında 6 Arap ülkesi (Bahreyn, Kuveyt, Umman, Katar, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri) tarafından kurulmuş olan ekonomik ve sosyal bir topluluk. Ekonomi, finans, ticaret, gümrük, turizm, kanun yapma ve yönetim gibi alanlarda benzer düzenlemeler kurmak, sanayi, madencilik, tarım, su ve hayvancılık dallarında bilimsel ve teknik ilerleme sağlamak, bilimsel araştırma merkezleri kurmak, müşterek olarak ticaret yapmak gibi amaçlarla kurulmuştu. Hatta 2010 yılında ortak para birimine geçebilmek istiyorlar.
Zamanla birlikte topluluk, bölgede hegemonyasını kurmaya başlayan ABD ile ilişkilerini geliştirdi. KİK üyeleri, bölgede ABD’den bağımsız hareket etmiyor çünkü hala İran’ı kendileri açısından bir tehdit olarak görüyor. Fakat ABD’nin İran’a olası bir müdahalesine doğrudan karşı çıkıyor ve ABD’ye topraklarını kullandırmayacaklarını net bir dille ifade ediyor. Bunun yanı sıra İran’ın Irak, Filistin ve Lübnan’da izlediği politikaları da doğru bulmuyor. Ortadoğu da yükselen ABD karşıtlığı, İran’ın bölgede artan önemi ve Irak’ta Şii’lerin ağırlığının artması KİK üyelerini ister istemez bölgede dengeli bir politika izlemeye zorluyor.
Peki hükümet ve sermaye bu bölgeyle neden ilgileniyor?
TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, “Körfez ülkelerinde biriken sermayeyi ülkemize çekersek krizi hafif atlatırız” diyerek bu soruyu açıkça cevaplıyor.
Dünya petrol rezervlerinin yüzde 40’ına, doğalgaz rezervlerinin yüzde 20’sine sahip olan bölge ülkeleri son yıllarda petrol fiyatlarındaki artışla birlikte yaklaşık 5 trilyon doları bulan bir sermaye birikimi yaptı. İngiltere Başbakanı Gordon Brown, Körfez ülkelerinin ellerindeki parayı IMF’ye borç vermesini, IMF’ninde kriz nedeniyle zor durumda olan ülkelere borç vermesini öneriyor. Türkiye sermayesi ise Yeni Şafak Ekonomi Müdürü İbrahim Kahveci’nin dediği gibi “Körfez IMF`ye, IMF bize verecek. Neden? Direk bize versin” mantığıyla hareket ediyor.
AKP, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu’na Körfez bölgesine yönelik bir anket yaptırdı. Anket sonuçlarında körfez sermayesinin Türkiye’yi yeterince tanımadığı ortaya çıktı. AKP, bu durum karşısında hemen harekete geçerek, körfez ülkelerine ziyaretlerini sıklaştırdı. Ekim ayında Trabzon’da 1. İpekyolu İşadamları Zirvesi’ni düzenleyerek Körfeze yönelik ticareti nasıl canlandırılacağını tartıştı. Ve Körfez sermayesini çekmeye yönelik, kar-zarar hesabına dayalı faizsiz sistemle çalışan Körfez tahvilleri çıkarmak için düğmeye bastı.
Şubat ayının başında Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Körfez ülkelerine 4 günlük ziyaretinin ardından Zafer Çağlayan’ın çok geniş katılımlı bir ekiple tekrar Körfeze gitmesi ve bugüne kadarki en kapsamlı anlaşmaları yapması, AKP’nin Körfez sermayesini kendisi için umut gördüğünü gösteriyor. Ancak Körfez sermayesinin, geleneksel rotasına, destekleme paketleri için likidite ihtiyacı duyan ABD ve AB’ye değil, bugüne kadar pek de uğramadığı Türkiye’ye neyin karşılığı geleceği pek de açıklığa kavuşmuş değil. Ayrıca, bu ülkelerle ilişkileri daha gelişkin olan sermaye gruplarının Türkiye’de daha avantajlı konuma geleceği de açık. AKP, IMF karşısında körfez sermayesine güvenen bir görünüm sergilemeye çalışırken Türkiye daha sert sermaye içi çatışmalara gebe gibi görünüyor.