Basına ve Halklarımıza Emniyet Müdürlüğü kendini aklama telaşıyla yalana başvuruyor! ABD emperyalizminin Türkiye Gladıo örgütlenmesini yeniden yapılandırma operasyonları çerçevesinde bir yıldır sürdürdüğü Ergenekon operasyonlarını polis, yarattığı tedirginlik ve bilinç bulandırma ortamını fırsat olarak kullanıyor. Dünya çapında Ekonomik-mali krizin derinleştiği, kapitalizmin girdiği yapısal krizden kurtulamadığı bir süreçte dünya emekçi halklarının kapitalizme duyduğu öfkesi büyüyor. Dünya işçi […]
Basına ve Halklarımıza
Emniyet Müdürlüğü kendini aklama telaşıyla yalana başvuruyor!
ABD emperyalizminin Türkiye Gladıo örgütlenmesini yeniden yapılandırma operasyonları çerçevesinde bir yıldır sürdürdüğü Ergenekon operasyonlarını polis, yarattığı tedirginlik ve bilinç bulandırma ortamını fırsat olarak kullanıyor.
Dünya çapında Ekonomik-mali krizin derinleştiği, kapitalizmin girdiği yapısal krizden kurtulamadığı bir süreçte dünya emekçi halklarının kapitalizme duyduğu öfkesi büyüyor. Dünya işçi ve emekçileri, aydınları, öğrenci gençliği kapitalizmi sorguluyor, Marks’ın kapital’ini okuyor, sosyalizmi araştırıyor. Sosyalizm, yeniden dünya işçi sınıfının ve ezilenlerinin gündeminde yer alıyor, saygınlığını ve prestijini arttırıyor. Kapitalistler ve onların çürümüş kokuşmuş düzenlerinin bekçileri korku ve panik içindeler. Dünya’da yeniden komünist hayaletin dolaşacağından korkuyorlar.
Coğrafyamızda da yüz binlerce işçinin işten atıldığı, yoksulluğun ve işsizliğin had safhaya vardığı bir dönemde egemen sınıflar, yalanlara başvuruyorlar. Kriz bizi teget geçecek yalanı tutmayınca, işçilerin, emekçilerin, ezilenlerin öncülerine dönük psikolojik savaş yürütme amacıyla yine yalana başvurdular. Ergenekon operasyonlarını düzenleyen polis, önce PKK’yi ergenekonla ilişkinlendirmeye çalıştı, ardından DHKP/C ‘yi Ergenekonla bağlantısı kurma yalanı için senaryolar hazırladı. Son olarak Ergenekon operasyonların da ele geçen bombalarla ilgili olarak bombaların 2003 yılında MLKP operasyonunda ele geçirilen bombalarla aynı seriden olduğu yalanını ortaya atarak, şaibelik yaratma peşine düştü. Bu şaibelik ve güvensizlik yaratma politikası polisin düştüğü aciz durumun bir sonucudur. Türk siyasi polisinin, yıllardır devrimciler hakkında iftiralar atmakla, manipülasyon yaratmakla, komplolar kurmakla epey sicili kabarıktır. Ancak, bu çabaları her zaman boşa çıktığı gibi bu yalan beyan yaptığı açıklamalar ve iddialarda boşa çıkacağından emekçi halklarımızın hiç şüphesi yoktur.
Ezilenlerin Sosyalist Platformu olarak, devrimciler şahsında devletin yaymaya çalıştığı şüphecilik, şaibelik, güvensizlik yaratma politikasına karşı sessiz kalmayacağımızı ifade ediyoruz. Asıl Ergenekoncu polisin ta kendidir. İstanbul Emniyet Müdürü Cerrah’tan, Emniyet Müdürlüğü İstihbarat başkanı Ramazan Akyürek’e kadar Hrant DİNK cinayetinde Ergenekon örgütü ile olan ilişkileri tüm açıklığıyla ortaya çıkmıştır. Generallerin ergenekonun başı olduğu, devletin kendisinin Ergenekon olduğu yapılan operasyonlarda ayan beyan ortadır. Polis bilinç bulandırarak, hedef saptırarak, gerçekleri çarpıtarak kendini aklama telaşı içindedir. Ancak yalanlar bu gerçekliği değiştirmiyor.
Ezilenlerin Sosyalist Platformu (ESP)