ABD yönetici sınıfının en etkili yayın organı sayılabilecek, The New York Times (NYT), pazartesi günü yayımladığı, sıra dışı uzunluktaki başyazıda, Bush yönetiminin, Irak davasını, “başlangıçta her ne idiyse artık kaybettiğini” vurgulayarak, artık, “Pentagon’un görevinin gen çekilmeyi düzenlemek olması gerektiğini” savundu. Bu başyazının önemini görmemek olanaksız, ancak samimi olduğunu söylemek çok zor. Zamanında, bir Kızılderili şefinin […]
ABD yönetici sınıfının en etkili yayın organı sayılabilecek, The New York Times (NYT), pazartesi günü yayımladığı, sıra dışı uzunluktaki başyazıda, Bush yönetiminin, Irak davasını, “başlangıçta her ne idiyse artık kaybettiğini” vurgulayarak, artık, “Pentagon’un görevinin gen çekilmeyi düzenlemek olması gerektiğini” savundu.
Bu başyazının önemini görmemek olanaksız, ancak samimi olduğunu söylemek çok zor. Zamanında, bir Kızılderili şefinin “Mavi Ceketliler” için söylediği gibi “beyaz adam yine çatal dilli konuşuyor”…
‘Asalak emperyalizm’
NYT, başlangıçta savaşı’ desteklemiş, uzun süre savaşın gerçek maliyetini Amerikan halkından saklamaya çalışmıştı. Şimdi de NYT bir taraftan bu “gereksiz işgal ve beceriksizce yönetilen savaş” için “daha fazla fedakârlığa gerek olmadığını” yazarken, diğer taraftan Bush yönetimini “vaatlerini yerine getirmemekle” suçluyor. Belli ki NYT’ye göre esas sorun, savaşın “gereksiz”olması değil, kazanılamamış, gönderilen ek askerlerin de bir işe yaramamış olması.
NYT’nin yakınmaya başlamasının arkasında, Bush yönetiminin “işi” becerememiş olması, savaşın da ABD ile “bağlaşıkları arasındaki bağları, ulusun askeri gücünü zayıflatması” var. NYT’ye göre Irak “teröristlere karşı sürdürülen ölüm kalım savaşından tehlikeli bir sapma yarattı. ABD vergi mükellefinin yükünü arttırıyor.” NYT bu durum için aynı zamanda “Amerikan gücünün ve prensiplerinin akıllıca uygulanmasına gereksinim duyan dünyaya ihanet anlamına geliyor” diyor.
Görüldüğü gibi, dünyanın bir ABD hegemonyasına gereksinimi olduğuna inanan NYT’nin derdi savaşın, bu gereksinimi zayıflatmış olması. NYT esas olarak bir hegemonya krizine çözüm arıyor. Tam bu noktada, bir Amerikalı yazar, Derek Üniversitesinden Prof. İsmail Hüseyinzade’nin hafta sonunda Counterpunch’da yayımlanan ilginç denemesine değinmek yararlı olabilir. Hüseyinzade’nin “Asalak Emperyalizm” (AE) başlıklı yazısı, NYT’nin aksine, sorunu açık bir biçimde ve savaş sektörünün asalaklaşması bağlamında koyuyor: AE, alt sınıflardan en üst sınıflara servet transfer ediyor; kamu kaynaklarını, insan ve fiziki sermayeyi ziyan ediyor; ulusun, Katrina Kasırgası gibi doğal felaketlere gerekli tepkiyi vermesini zorlaştırıyor; askeri olmayan uluslararası sermayenin dış pazarlarına zarar veriyor; ulusun toplam borçlarını arttırıyor, parasını zayıflatıyor, ulusun uzun dönemli mali/ekonomik sağlığını tehdit ediyor; demokratik denetimi zayıflatıyor, devletin dengeleme ve denetim mekanizmalarını yozlaştırıyor; savaşa ve militarizme bağımlılık yaratıyor.
Bunların tüm dünyada, siyasi çözümler yerine, işgal, ilhak politikalarını savunanlara bir uyarı olmasını dileyerek NYT’nin yazısına dönersek, NYT’nin de aslında, ABD egemen sınıflarının bu emperyalizmden yeterince yararlanamadığından yakındığını görebiliriz, emperyalizmin kendisinden değil.
Biraz paylaşır mısınız?
NYT Irak’tan çıkmak gerektiğini savunurken “önce 160.000 askerin, milyonlarca ton malzemenin güvenli bir biçimde çekilmesinin sağlanmasını” istiyor. Bu bağlamda, Kürt bölgesindeki üslere çekilmekten, komşu ülkelerden, Türkiye’nin limanlarından yararlanmaktan söz ediyor. “Bugüne kadar savaşa karşı çıkan Avrupa’nın da bundan böyle yükü paylaşması gerekiyor.” NYT, Türkiye gibi komşuları, çıkacak bir kaosla, Avrupa’yı da petrolün ve terörün önemini vurgulayarak tehdit ediyor.
Böylece düzeni sağlamak için asker sayısının arttırılmış olmasının bir işe yaramadığını kabul etmekle birlikte, NYT adeta, güvenli çekilmeyi sağlamak için daha fazla asker gönderilmesi gerektiğinden, “gerektiğinde müdahale edecek, ama sürekli bir savaşa katılamayacak” boyutta asker barındıracak kalıcı üslerden söz ediyor. Bu arada ülkenin Bosna modeli bölünebileceğini, nüfusa yönelik “yeniden yerleştirmeler” gerekeceğini yazarak, utanmadan etnik temizliği meşrulaştırmaya çalışıyor. Bir taraftan kaosun yayılmasını engellemekten, diğer taraftan komşu ülkelerin Irak sorununu omuzlamasından söz ediyor. Ancak örneğin, Irak’ın bölünmesine karşı olan Türkiye’nin, kendisine yardım etmeyen bir ABD’ye yardım için, böyle bir pisliğe bulaşmayı neden kabul edeceğine ilişkin bir ipucu veremiyor.
Aslında NYT’nin başyazıda “korkutucu bir biçimde açık olan şu ki, Mr. Bush’un planı, başkanlığı boyunca bir değişikliğe gitmemek, sorunu tümüyle bir sonraki yönetimin omuzlanna yıkmak” dedikten sonra, böyle belirsizliklere dolu bir yazıyla karşımıza çıkması, aslında Irak’ta bundan sonra izlenecek kalma” stratejilerine kılıf aramaktan, bu arada dünyanın geri kalanına da, ABD’ye gereksinimleri olduğunu anımsatmaya çabalamaktan öte bir anlam taşımıyor. Şu sıralarda, ABD seçkinlerinin en önemli sorunlarından biri bu galiba. Önceki hafta da The Economist, dünyanın neden ABD liderliğine gereksinimi olduğunu anlatmaya çalışıyordu.