Yaşamın gerçek renklerini ortaya çıkarma’ ilkesiyle çok sayıda aydın, sanatçı ve akademisyenin yanı sıra halktan temsilcilerin de destek verdiği Hayat TV yeni yayın döneminde izleyicilerle buluşacak. Turksat uydusu, 11996 Mhz frekansından dikey 26.000 polarizasyondan yayın yapacak olan kanalla ilgili 10 Şubat’ta Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Lokali’nde basın toplantısı düzenleyen Hayat TV Girişimciler Kurulu, bütün halkı, işçileri, […]
Yaşamın gerçek renklerini ortaya çıkarma’ ilkesiyle çok sayıda aydın, sanatçı ve akademisyenin yanı sıra halktan temsilcilerin de destek verdiği Hayat TV yeni yayın döneminde izleyicilerle buluşacak.
Turksat uydusu, 11996 Mhz frekansından dikey 26.000 polarizasyondan yayın yapacak olan kanalla ilgili 10 Şubat’ta Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Lokali’nde basın toplantısı düzenleyen Hayat TV Girişimciler Kurulu, bütün halkı, işçileri, emekçileri; emeğe, barışa, demokrasiye ve kardeşliğe gönül vermiş aydınları, bilim insanlarını, sanatçıları, gençleri, kadınları; emek ve demokrasi mücadelesinin ön safında yer alan herkesi kendi televizyon kanalına güç vermeye, hayatlarına ve onun tüm renklerine sahip çıkmaya çağırdı.
Basın toplatısına; Yazar Mehmet Ülger, Yazar Erdoğan Aydın, Gazeteci Atilla Özsever, Tiyatro Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Demirkanlı, Ressam Nurcan Tezel, Şair Gülsüm Cengiz, Karikatürüst Canol Kocagöz, Gazeteci Tayfun Gönüller, Yrd. Doç. Özgür Müftüoğlu, DTP Genel Başkan Yardımcısı Şamil Altan, Eğitimsen 2 No’lu Şube Başkanı Hasan Toprak, Haber-İş 1 No’lu Şube Başkanı Levent Dokuyucu, SDP Genel Başkan Yardımcısı Atilla Kaya, TKP İstanbul İl Başkanı Hüseyin Karakaş’ında aralarında bulunduğu yaklaşık yüz aydın, yazar, sendikacı ve siyasi parti temsilcisi katıldı.
Emekçilerin haber kaynağı
Hayat TV Girişimciler Kurulu Üyesi İskender Bayhan, “Hayat TV’nin adını koyarken de en genel anlamda hayatın ve gerçeğin, doğru haberciliğin ve halka yabancı olmayan her şeyin yansıyabileceği bir televizyon kanalı düşündük. İsmini de ona göre seçtik. Bunu bütün olarak değerlendirirsek halkın, emekçilerin haber kaynağı olan ve onların yaşamlarının bütün yönleriyle yansıdığı bir kanal olmaya çalışacağız” diye konuşan Bayhan, Hayat TV’nin alternatif bir kitle kanalı olacağını ve Türkiye’de işçi emekçilerin mahalle ve işyerlerinde yaşadığı gerçeklerden aydın ve sanatçıların birikimlerini halka taşıyan bir kanal olacağını dile getirdi.
‘Sahip çıkmaya çağırıyoruz’
Hayat TV’nin yayın ilkeleirni açıklayan Doç. Dr. Yücel Sayman, “Çok görüntü ve ses var ama bu sesleri topladığınız zaman çok seslilik olmuyor, gene tek sesli bir yayın politikası ortaya çıkıyor. Tabii ki iletişim çağındayız ve bu iletişim görüntü gerçekliği tarihsel, toplumsal ve kültürel yabancılaşmayı güçlendiriyor. Milyonlarca işçi, emekçi, bizler evlerimizin baş köşesine yerleştirdiğimiz televizyonda bize sunulanı izlemeye mecbur bırakılıyoruz. Ya kendimize, sorunlarımıza, kültürümüze yabancılaştırılıyoruz ya da asla bizim gibi olmayan başka bir dünyayla özdeşleşmek durumunda bırakılıyoruz. Ne yabancılaşalım ne özdeşleşelim. Biz kendimiz olalım kendi varlığımızı koruyalım” şeklinde konuştu. Bu amaca yönelik olarak bu niyetle ortaya çıkan bir televizyon kanalı girişiminin olduğunu ifade eden Sayman, bu girişimin heyecan verici olduğunu ve bu girişimi desteklediklerini söyledi. Halklardan ve insanlardan, barıştan ve adaletten, emekten ve özgürlükten yana bir sese ihtiyacın olduğunu dile getiren Doç. Dr. Sayman, “Kürt, Türk, Çerkez, Rum, Süryani, Alevi, Sünni yani bu topraklarda yaşayan bütün herkes her milletten, inançtan ve kültürden insan herkesin çıkarlarını savunan, barışa ve kardeşliğe kayıtsız koşulsuz sahip çıkan, demokratik ve bağımsız bir Türkiye mücadelesine destek olacak bir görsel yayının olacağından da kuşku duymadığımızı açıklamak istiyoruz. Ve bütün halkımızı kendi televizyonuna güç vermeye hayata ve onun tüm renklerine sahip çıkmaya çağırıyoruz” dedi.
‘Değişik uluslardan halklarla başaracağız’
Hayat TV girişimciler kurulunda yer alan Almanya Parlamentosu Milletvekili Sevim Dağdelen ise konuşmasında, “Türkiye ve Avrupa’nın değişik ülkelerinde yaşayan Türkiye kökenli aydınlar, politikacılar, sendikacılar, işçiler olarak gücümüzü ‘Hayat Medya Grubu’nda birleştirme kararı aldık” diyerek, var olanlardan farklı bir televizyon kanalı oluşturma girişiminin bu kadar kısa zamanda çok geniş bir kesimle buluşmasının bu işi başarma umudunu daha da güçlendirdiğini söyledi. Ayrıca Avrupa’da yaşayan Türkiyelilerin gelmiş geçmiş bütün hükümetler tarafından sadece döviz getiren makineler gibi görüldüğünü, dini ve etnik farklılıkların sürekli suiistimal edilerek ayrımcılığın körüklendiğini dile getiren Dağdelen, Avrupa’da yaşayan Türkiyelilere yönelik yayın yapan medya organlarının önemli bir bölümünün de siyasi ve ekonomik kaygılarla, yıllardır bu kutuplaşma ve bölünmeyi derinleştirmeye doğrudan ve dolaylı hizmet ettiklerini ifade etti. “Biz Avrupa’nın değişik ülkelerinden ‘Hayat TV’ girişimcileri olarak farklı etnik ve dini kökenden gelen insanların kardeşçe yaşayabileceğine, insanca yaşanacak bir dünya için el ele verilmesi gerektiğine inanıyoruz” diye konuştu.
Kaynak: Evrensel